muhafazakarlık

genel olarak, geleneğe dayanan inanç sistemine, gelenekler yoluyla aktarılan adet ve düşünce tarzlarına bağlılıkla belirlenen tavır; geleneksel ve yerleşik veya kurumsallaşmış olanı yeni ve modern olana tercih etme tutumu; geleneksel değerlerin korunup yaşatılması gerektiğini savunan, geleneği otorite kaynağı, anlamın ve doğruluğun temel referansı olarak benimseyen bir yaklaşımdır.
geleneklerini yaşatmak bazındaki otantik tavır dışında körü körüne geçmişine bağlılığa ve önünü görememeye neden olduğu ölçüde sınırlayıcı bir tutumdur. kapalı toplumlardaki en büyük problem sorunların hep üstünü örtmek, onları yamamak, yok saymaktır.

ama o yamaların bir yerlerinden olur olmadık anlarda pırtlayan hayaller, fanteziler, yaşanmamışlıklar, bastırılmışlıklar ağzına geçirdiğin prezervatifin bedenini, ruhunu, düşünceni korumada yetersiz kaldığını gösteriyor. muhafazakarlık kısaca kimliğini şeklen muhafaza etmektir/etmeye çalışmaktır/ettiğini sanmaktır; yoksa kendini ne kadar manastırlara kilitlersen kilitle, içine kaçan yırtık rahibe çıkmak için gün sayıyor.

(bkz: dikkat gay çıkabilir)
(bkz: maskeli ahlakçılık)
(bkz: politically correct)