zenginin malı züğürdün çenesini yorar derler ama muazzam boyutlardaki mirasını diyanet vakfı ve türk eğitim vakfına* bırakacağını açıklamış olması bir ara konuşulmuştu. bir dönemler "rakibi" olan zeki müren de mirasını eşcinsellere en çok ayrımcılık yapan kurumlara bırakacağını açıklamıştı. bu durum kimine göre "kabullenememe sendromu"nun tipik örneklerinden biridir. bir de ölümlerinden sonrasını bile garanti almaya çalışmak gibi bir durum olarak da düşünülebilir.*
istediğini yapar elbet, kendi mirası ama o kadar da büyütülecek bir karakter değildir lgbti dünyasında. zeki müren gibi o da eğlendirdi insanları bolca, orası kesin. her ikisi de iyi yaşadı, bol kazandı ve herkes gibi işlerine ne gelirse onu yaptı.
şu yaşına gelmiş, cinsiyet bile değiştirmiş, hala eşcinselliğini kabul edememiş, eşcinselleri sevmeyen, daha hiçbir eşcinsel yürüyüşünde görmediğim, hadi yürüyüşünü geçtim hiçbir beyanında eşcinselleri destekleyici bir konuşmasına tanık olmadığım, kendiyle barışık olmadığını düşündüğüm şarkıcı. kompleks kumkuması.
her ne kadar bazı çevreler tarafından lgbti düşmanı olarak suçlansa bile sırf şöhretini bir kenara bırakıp kendisini ortaya atma cesareti gösterdiği için bile takdir edilmesi gerekirdi.
geçenlerde arabasının camından dondurma ve bilimum şişe vs yi sokağa atmak suretiyle sadece gudubet ve insan-dışı organizma değil aynı zamanda görgüsüz bir dallama olduğunu tüm dünyaya haykırmıştır!
geçen ramazan gazetelere iftarda 4 kişilik menü yemesiyle manşet olan diva. muhtemelen o kadar yemek yedikten sonra diva değil divan olarak hayatını sürdüyordur... bugün itibariyle yine manşetlerde. türkiye'de bir tek kendisinde olduğunu iddia ettiği 250 bin liralık kürkü ile verdiği pozlar magazin eklerini süslüyor. kürk mantolu büloya tavsiyem fevkaledenin fake'in bir kürk giymesi! zira bu sayede hem görgüsüzlükten hem de canlı canlı derileri yüzülen o hayvanların katlinden yırtar.
ps:gelen tepkiler üzerine son açıklaması:
"ben gerçek kürk giymeyi seviyorum, isteyen kızabilir. hayvan hakları umrumda değil"
mehmet ali erbil şebeğe bağlayınca adamın kalitesi , eğitimi , kültürü nasıl yok olmuyorsa bülent hanımın da medya ya da popülerlik adına yaptıkları ne kalitesini , ne eğitimini ne de kültürünü bağlar. kendimize bakmak lazım her yerde aynı adam mıyız ? ben değilim. tek yöndeki benle işyerindeki ben aynı ben değil. bülent neden öyle olsun , m.ali neden ??
sesi güzeldir, şarkıları icra edişi harikuladedir. sadece ve sadece bu yönüyle var olsun dediğimdir.
aziz istanbul, bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım istanbulun, çile bülbülüm, beddua, seni ben ellerin olsun diye mi sevdim,ne duamsın ne bedduam,sabaha kadar favorilerimdendir
yaşamış olduğu bir anı beni derinden etkilemiştir. hatta bir filmine de konu olmuştur. cinsel kimliğini rahatça yaşayabildiği ilk dönemlerde yolda yürürken yolun yan tarafından bir anne ve çocuk geçmektedir. çocuk sesli bir şekilde bülent ersoyu göstererek "anne bülent ersoy kadın mı erkek mi?" diye sorar. bu olay belki de sokakta aldığı en incitici tepki olmuştur. bilinçsiz çocuklar bilinçsiz nesiller olarak aramızda yaşamaya devam ediyor...
son albümüyle ortalığın amına koyan kişidir kendisi. tarzını sevmeseniz de, çok bağırıyor deseniz de sonuç değişmiyor. gönülleri titretiyor. yok benzeri işte.
bu tarz benim yarışmasının çiçeği burnunda jüri üyesi. yarışmacıları fena azarlıyor. hatta çok sıkılırsa jüri üyelerine de ayarı çekiyor. insanı resmen yerin dibine sokuyor. o nasıl bir bağırmadır muhterem?
çok garip. türkiye'de gey evlat katilleri var. eşcincel cinayetleri var... ve muhtemelen katilleri bülent ersoy dinliyor. evet, farkında değilsiniz ama türkiye bir transseksüele tapıyor.